22 Şubat 2014 Cumartesi

Maç Sonu: Galatasaray 1-0 Beşiktaş


Maç öncesi kaybedersek şampiyonluğun hatta ikinciliğin bile hayal olacağını düşündüğüm bir maçtı bu. Bu sene takımın hem deplasman karnesi, hem takımdaki ve taraftardaki o kırılgan hava beni  böyle düşünmeye sevk etmişti. Tabi birde bu mağlubiyetten Beşiktaş ve Fenerbahçe'nin bulacağı moral ve kazanacağı ivme de cabası. Ancak çizdiğim bu senaryo gerçek olmadı. Mancini'nin Galatasaray'ı vasat oynadığı bir derbi maçını kazanması bildi ve yoluna devam ediyor.

Yukarıdaki Mancini'nin Galatasaray'ı tabirini biraz açmak istiyorum. Bu Galatasaray'da bekler ve merkezi orta sahadaki bir oyuncu formdaysa eğer o takımın yenilme şansı çok az. Diğer oyuncuları inanılmaz rahatlatıyor bahsettiğim 3 oyuncunun performansı. Bugün Telles,Veysel ve Melo bunu sağlayan 3'lüydü. Bu 3'lünün bu performansı 90 dakika bahsettiğim seviyede değildi tabi ki ama kalan dakikalarda da "İtalyan İşi" bir tarzla oyunu idare etmesini bildi Galatasaray.

Özellikle Burak ve Drogba'nın bir türlü ritim bulamaması maçın bu kadar rölanti gitmesine sebep oldu diyebilirim. Bu ritimsizlik TT Arena'da telafi edilebiliyor haftalardır gördüğümüz gibi. Ancak deplasman maçlarında çok daha fazla göze batıyor ve sonuçlara etki ediyor bu sorun.O bahsettiğim 3'lünün yanına en az 2 oyuncu daha eklenmeli ki Galatasaray deplasman maçlarında da sonuca gidebilsin.

Beşiktaş maçı üzerinden genel yorumlar yapıyorum biraz ama sezonun özeti biraz da bu maç. Bu oyunla Arena'da en kötü berabere kalır Galatasaray geri kalan maçlarda. Deplasmanda ise alacağı en iyi skor olur beraberlik.

Bu yeni sistem beni ümitlendiriyor açıkçası. Bu sene şampiyonluk için biraz geç kalınmış olabilir belki ama önümüzdeki seneler için sabırlı olunursa şayet Mancini'nin kafasındaki takımı sahada başarıyla göreceğimizi düşünüyorum.

Hiç yorum yok: