24 Şubat 2011 Perşembe

1'de 1


Montella'nın takımın başında çıktığı ilk maçta Roma deplasmanda Bologna'yı 1-0'la geçmeyi başardı. Aslında bu maçın 16 dakikasını Ranieri ile çıkmıştı Roma ama kar yüzünden maç tatil olunca kısmet Montella'yaymış. İsabette olmuş deplasmanda 3 puan görebilmek sevindirici. Bakalım devamı nasıl gelecek.

22 Şubat 2011 Salı

Lanetli Lyon


13.09.2005 Lyon 3-0 R.Madrid
23.11.2005 R. Madrid 1-1 Lyon
13.09.2006 Lyon 2-0 R.Madrid
21.11.2006 R. Madrid 2-2 Lyon
16.02.2010 Lyon 1-0 R.Madrid
10.03.2010 R.Madrid 1-1 Lyon

21 Şubat 2011 Pazartesi

Yeni Hoca:Vincenzo Montella


Bülent Korkmaz Galatasaray'ın başına geçtiğinde ne yazdıysam aynıları bunun içinde geçerli. Bülent takımı kötü oynatırken nasıl sessiz kalıyorsam yine öyle kalacağım. Takım daha da kötü olsa yapçak birşey yok. Yönetimlerin de istediği bu zaten. Hoşgeldin L'Aeroplanino...

Hep Aynı Senaryo


Ranieri'de gitti. Hem de öyle böyle bir gösteriyle değil yani. Daha bir gün önce hiçbir yere gitmiyorum demişken öyle birşey oldu ki bugün yiyorsa gitme. 3-0'dan 4-3'e maçı veriyorsan hiç şansın yok. Roma hep aynı aslında.Günlük değil genel konuşuyorum. Daha doğrusu Capello'dan sonrası için. Bir hoca geliyor takıma sistemini oturtuyor ardından inanılmaz güzel futbol şampiyonlukmu geliyor diyoruz.Sonra şampiyonluk gidiyor bir sonraki sene belirli haftalar galibiyet yüzü göremiyoruz sonra yine ardarda galibiyetler sonra yine sonunu getirememe. Çok şahit olduk bu senaryoya geçen senelerde. Şimdi olacak olan ise muhtemelen Ancelotti'nin kovulmasını yada istifasını bekliyip takımın başına geçmesini beklemek. Bu bekleyiş esnasında Roma yönetimi biraz bize özenmiş olacak ki takımın başına bu süre zarfı için Vincenzo Montella'yı getirmeyi düşünüyorlar. Bizim aynı Bülent,Tugay ve Hagi'ye yaptığımız gibi. Hiç gerek yok bence böyle bir harekete. Totti o görevin gereğini fazlasıyla yerine getirir şu bekleme sürecinde.

20 Şubat 2011 Pazar

amoRoma #9

Kafan mı Güzel Raşit Altun!


Kötü oynayan ev sahibi,bedavadan 3 puanı alarak küme düşme hattından uzaklaştı.
Raşit Altun-Fanatik Galatasaray Muhabiri
Külahıma anlatsınlar Galatasaray muhabiriymiş.Medyada kimin nasıl kollandığının en güzel göstergesidir bu cümle. Evet belki Galatasaray muhabiri kendisi ama kimse şu saatten sonra bu adamın Galatasaray'lı olduğuna inandıramaz beni. Kimden nasıl direktiflerle yazıyor bunlar bu yazılarını ve de cidden orada Galatasaray'lı olanlar nasıl buna göz yumabiliyor aklım fikrim almıyor.

18 Şubat 2011 Cuma

Bir Kaptan'dan Daha Fazlası


Sevilla 3-1 Barcelona (Süper Kupa)
Barcelona 0-2 Hercules (Lig)
Real Betis 3-1 Barcelona (Kral Kupası)
Arsenal 2-1 Barcelona (Şampiyonlar Ligi)

Barcelona'nın bu sezon 4 farklı kulvarda aldığı 4 mağlubiyet. Tek ortak nokta Puyol'un bu maçlarda olmaması. Oyun olarak bakıldığında çok etkisi olmuyor gibi gelse de bana demek ki kaptan olarak bayağı büyük bir öneme sahip Carles Puyol.

Not This Year


Bu sene o sene değil Roma için. Seneye ise ne olur bilinmez. Totti zaten bitti gibi. De Rossi ve Vucinic'i elde tutmak mesele. Bir arap gelse de bizi kurtarsa...

DJ Ali Doyran'la Müzik Molası


2008 yılında oluşturduğu BALKAN EKSPRESİ konseptiyle özellikle balkan ve roman müziği konserlerinin öncesi ve sonrasında çalan dj ali doyran 2009 yılında istanbul caz festivali kapsamındaki balkan vapuru etkinliğinde yer almasıyla dikkat çekti. Kolektifistanbul, Engin Gürkey&Nabız, Selim Sesler gibi isimlerin özellikle Babylon,Ghetto,Balans gibi mekanlarda verdikleri konserlerde sahne alan dj ali doyran ayrıca oluşturduğu farklı etnik playlistlerle Yasmin Levy ve Zakir Hussain müzisyenlerin konser öncesi ve sonrasında sahne aldı ve yine bu çerçevede Anadolunun Kayıp Şarkıları isimli projenin lansman konserinde Babylonda bir performans gerçekleştirdi. Ali Doyran ayrıca Fransadan Slonovski Bal isimli balkan müziği grubunun türkiyedeki albüm prodüksiyonunu gerçekleştirdi. Makedonya göçmeni olan dj Ali Doyran doğuştan aşina olduğu bu coğrafyanın müziklerinden oluşturduğu ciddi bir arşivden seçtiği en eğlenceli şarkıları konserlerde dinleyicilerle paylaşıyor.


Kuzenim diye söylemiyorum desem yalan olur tabi ki, yolunuz düşerse,gözünüze çarparsa bu isim ortama girip bir dinleyin derim ben. Balkan ezgileriyle kendinizden geçebilirsiniz.

17 Şubat 2011 Perşembe

ASRoma 2-3 Shakhtar Donetsk



Kötü seri devam ediyor maalesef. Bir maç Juan çıkıyor katlediyor ,bir maç Julio Sergio, dün de Riise sağolsun elleriyle turu Lucescu'nun takımına hediye etti. Rövanş 8 Mart'ta Dombass Arena'da.

16 Şubat 2011 Çarşamba

Yenilmez Armada

Uzun Kollu:19.9tl

Kısa Kollu:14.9tl

Kısa kollusunu daha bir beğendim ben. Muhtemelen onu alırım. Ancak resmi sitede t-shirt tanıtımı için çekilen takım fotoğraflarında sadece kadın ve erkek şubelerinin olması, tekerlekli sandalye şubesinin olmaması dikkatimi çekti. Cidden şu anda yenilmez armada olanlar onlar aslında.

15 Şubat 2011 Salı

Juve Aşkı

O Bir Hafız | Yılmaz Vural Konyaspor'da




1 Ocak 1953 Adapazarı doğumlu Yılmaz Hoca. Çalıştırmadığı takım yok herhalde 3 büyükler dışında. Uzmanlık alanı küme düşme hattındaki takımları alıp onlarla beraber o savaşı vermek ve onları ligde tutabilmek.Daha fazlası yok çünkü onun takımları ancak ve ancak düşme korkusu yaşadığı zaman inanılmaz futbol oynuyor. Belkide büyüklere gelememesinin sebebi budur. Fenerlilerin dalga geçtiği gibi bizde hazır düşme korkusunu hissediyorken gelse belki mucize olurdu. En azından Hagi gibi sürekli sabır,zaman 6 ay lazım demezdi.

12 Şubat 2011 Cumartesi

Sistem 2-0 Sarı Kırmızılar

Önce Gaziantep sonra Napoli vurdu. Hangisinden başlasam bilmiyorum. Her iki maçında çoğu anı birbirinin kopyasıydı.

Roma'dan başlayayım önce. Maça etkili başlayan taraf Roma'ydı ancak ne istediğini,ne oynadığını bilen taraf sene başından beri olduğu gibi Napoli'ydi. Bir kaç Roma atağından sonra ipleri eline aldı Napoli ve hakettiği 3 puanı 2 golle aldı. Goller yine Cavani'den geldi. Her nedense Cavani'yi izlerken aklıma hep Kempes geliyor. Uzun saçlar,mavi forma başka benzerlik var mı bilemiyorum ama Cavani'de bu hızla onun ününe kavuşacak gibi gözüküyor.
Sezonun geri kalanında Roma Avrupa Ligi potasında devam eder. Ranieri muhtemelen Ancelotti kovulana kadar takımda kalır sonra kovulur ve takımın başına Carlo Ancelotti geçer.

Galatasaray ise şuan deli dana misali. Herkes heryere saldırıyor ama yok sonuç yok. Topu kapmak marifet değil olumlu kullanamadıktan sonra. Bunu defalarca Barış Özbek için diyordum ama takımın da karakteri bu yönde şekillendi hep. Hiç kimse top almak için boşa çıkmıyor, ayağında top olan oyuncu da olduğu yerde durup birinin gelmesini bekliyor. Benim Galatasaray'ı izlerken gördüğüm şey sadece bu.

Sene başında kötü sonuçlar alan Gaziantepspor şimdi ne hale geldi bir bakmak lazım. Onlarda kısmen bizim gibi toplama takım yaptılar. Ama Tolunay Kafkas o toplama takımdan bir sistem takımı yaratmayı başarmış. Helal olsun diyorum sadece.




ASRoma-Napoli

Maç 21:45'te.Roma'nın şampiyonlar ligi için vede zirveden kopmaması için, Napoli'nin ise Şampiyonluk için mutlak kazanması gerekiyor.Mexes ve Burdisso yok. Bol gollü geçeceğe benziyor mücadele. Yukarıda biletin üzerine yazıldığının aksine...

Londra Olimpiyat Stadı



2012 olimpiyatları için yapılmakta olan stadyum olimpiyatlardan sonra West Ham'ın olacak. Kullanım hakkı için Tottenham'la yarışan West Ham United stadın kullanım hakkına sahip oldu. Bunu da sahanın kenarında atletizm pistini bozmayacaklarını belirtmeleriyle başarmışlar. Stadın kapasitesi 80.000 fakat olimpiyatlardan sonra West Ham 60.000'e düşürecekmiş. Bunun maliyeti ise yaklaşık 100 milyon sterlin.

Yine Antep


İlk önce alt biter dedim. Sonra Gaziantep'le olan son maçları ve geçen haftaki Eskişehir maçını düşündüm ve üst biter dedim. Ligde son 5 maçta da Gaziantep'i yenmişiz. Bunu düşününce eli 2'ye gidiyor insanın. Ama bu sene bozulmadık seri kalmadı deyip 1-0 çifte şansı bile düşündüm ciddi ciddi. Bakmayın öyle ne diyor bu diye. Hepsi Galatasaray'ın suçu. Her an her sonuca açık olmak lazım bu takımla.

3 Şubat 2011 Perşembe

Elano Sorunsalı


Bir Elano furyasıdır gidiyor spor sitelerinde. Galatasaray'dan Santos'a giden Elano oradaki performansıyla cidden göz dolduruyor. Ancak bu etrafımdaki hiç bir Galatasaray'lının umurunda değil. Hal böyleyken neden ısrarla "Galatasaraylılar isyanda, Elano'ya neler oluyor " gibi haberler çıkıyor anlamıyorum. Birileri ısrarla Galatasaray üzerinden oyunlar oynamaya devam ediyor. Ben daha hiç Anelka,Carew,Ortega gibi kaçan büyük balıkların attığı her golün haber yapıldığına rastlamadım. Ayrıca Edu ve Luciano'nun yılın defans oyuncusu ödülünü aldıkları bir ligde Elano'nun bu golleri atması çok normal değil mi zaten?

1 Şubat 2011 Salı

Platini'ye İnat



Avrupa'da transferin son gününde bombalar ardı ardına patladı. Uefa başkanı Platini'ni son zamanlarda özellikle üzerinde durduğu konu artık transferde astronomik rakamların harcanmaması gerektiğiydi. 2012'den itibaren kulüplerin gelirlerinden çok giderlerinin olması durumunda Avrupa kupalarına alınmayacağını da belirtmesine rağmen Avrupa'nın devleri bundan pekte etkilenmemiş gibi davrandı bu transfer döneminde. Hatta devre arası transfer dönemi için abarttıkları bile söylenebilir.

En büyük bombayı Torres'i 58 milyon euro'ya alan Chelsea patlattı. Abramoviç'in Platini'den ve onun söylediklerinden bihaber olduğu kesin. Liverpool ise gelen parayı hiç bekletmeden Suarez ve Carroll transferleri için harcadı.

Daha sonra liste halinde diğer transferleri de eklerim. Esas üzerinde durulacak konu gelir-gider dengesinin dengesizliğini aşağıdaki tablolardan çok daha net anlayabiliriz. Tabi ki gelir kısmını sadece transfer gelirleri oluşturmuyor ancak transferde bu kadar açık veren kaç takım bunu diğer kalemlerden pozitife çekebilir tartışılır.





Resimlere tıklayarak büyük hallerine uğraşabilirseniz.